cum (L)
İle, birlikte, eşliğinde, ile bağlantılı, ile birlikte; -dığı zaman; – ile; (beraber) yanyana, bile.
İle, birlikte, eşliğinde, ile bağlantılı, ile birlikte; -dığı zaman; – ile; (beraber) yanyana, bile.
Dirsek, dirseğe ait, kübital.
Birbirine yaklaşma, beraber, yan yana anlamı veren önek.
Arkaya dayanmak, sırt üstü yatmak, dirsek; üst kol ve ön kol arasındaki eklem
Biriktirmek, yığmak, istifle-mek.
On kolun dışa doğru bükülmesi, kol yana doğru sarkıtıldığında üst ve ön kollar arasındaki açının çok geniş oluşu
On kolun içe doğru bükülmesi nedeniyle üst kol ile ön kol arasında, açıklığı içe bakan açı oluşması.
Küp gibi olan, küp biçiminde, tavla zarı gibi.
Gizli, saklı.
Biri diğerinin içinde ya da üzerine yapışık asalak durumda olan yapışık ikizler.