peridium, -i
Dolap, bir çok mantarın sporoforlarını saran dış duvar.
Dolap, bir çok mantarın sporoforlarını saran dış duvar.
Duvar, çeper, bir boşluğun duvarı, bir organı dıştan saran kısım
Solmak, sararmak, kül gibi olmak.
Solmuş, sarımtrak, soluk, sararmış, benzi atmış; globus pallidus.
Graaf follikülü içindeki ovumun çevresini saran saydam zarsı yapı, zona pellüsida.
Böbreğin işlevsel birimi, nefron, glomerülüsle bunu saran Bowman kapsülü ve idrar yapıcı tüplerden oluşur
İrisin pupiller kenarını saran düz kas halkası
Gastroduodenal kavşağı saran halkasal gastrik kas katmanı
Beyin zarları, beyin ve omuriliği saran üç zardan her biri, genel olarak zar anlamına da kullanılır.
Yumurta sarısını ya da yağıltısını saran zar.